30 Temmuz 2018
TAKTİK MAKTİK YOK, BAM BAM BAM..!
‘Yeni Türkiye’ sloganı,
24 Haziran seçimleri için AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kullandığı slogan olup, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu slogan ile oy istiyor, yine bu sloganı kullanarak Yeni Türkiye vaadinde bulunuyordu. Çünkü yeni sistemde parlamenter meclis yok, kararlar tek adam tarafından alınıp, atamalar, görevlendirmeler yine tek adam tarafından yapılacaktı.
Sözde ‘Milletin iradesi’ bu kararları alması için onu iktidara taşımış, yine diğer yüzde ellinin oyları ile ‘halk’partili Cumhurbaşkanlığı veya Başkanlık sistemini istemişti!
Ama hangi halk?
Proletarya, her zaman ezilmiş ve emeğinin karşılığını mutlaka çalışarak ve emeğini ortaya koyarak almıştır. Karnını doyurmak için çalışmadan, başka kurtuluşu yoktur. Emeğini ortaya koyar gerek parça başı, gerek saat başı emeğini burjuvazi emrine verir. Köle, dediğimiz kesim de aslında kendisini efendisine satmış, efendisi için çalışan, onun dediklerinden dışarı çıkmayan, bu nedenle, az ama çok karnını doyurma ve yaşamda kalma garantisi ile iş aramaya gerek duymayan kişidir. Ama bağımsız ve özgür değildir.
Burjuvazi ise sömürü düzeni içinde çalışmadan, toprağını, fabrikasını veya taşınır veya taşınmazını kullanarak proletarya ve köleler ile düzenini sürdüren ve yine sistemde diğer burjuvazi ile kaynakları sömüren kişi veya kişilerdir. Proletarya ile köle arasındaki fark, birisi (köle) kendini bir kez satmış ve karnını doyurma garantisi altındadır, az ama çok. Diğeri ise (proletarya) karnını doyurmak için emeğini satmak durumunda ve mücadele içinde olmalıdır.
AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimler öncesi daha fazla demokrasi, daha fazla hukuk ve daha fazla özgürlük vaadinde bulunarak vatandaşların Yeni Türkiye’de artık ekonomik krizlerin yarattığı kur ve enflasyon baskısı ile karşılaşmayacaklarını Türk Lirasının daha güçlü olacağını söylüyordu.
Yani taktik maktik yok. Bam bam bam..!
Ancak kendisini Yeni Türkiye’nin Başkanı yapan diğer yüzde elli ise neden eski Türkiye’yi sevmediklerini? Buna neden ihtiyaç duyduklarını? Sistemin kendileri için sakıncalı tarafları neydi? Merak edilen konulardı.!
Onlar açısından.!
Ama zaten, şayet bugünkü Yeni Türkiye’de ‘Burjuvazi’ ve ‘köle’ değilsen yaşama şansın, geçinme ve hayatını idame şansın artık yok gibi. Bu ülkede burjuvazi doksan yıldır olmadığı kadar AKP iktidarında zenginliğine zenginlik katarken, daha da büyüyüp genişlerken, köle ise sadece kendisini efendisine adadığı, sadece onun emirlerine tabi olduğundan, yarı aç, yarı tok hayatını sürdürürken, özgürlüklerin, insan haklarının ve demokrasinin hiçbir önemi kalmamıştır.
Bu düzende zaten demokrasi, hukuk, insan hakları, grev gibi kavramlar gereksiz ve aynı zamanda olmaması gereken sıfatlardır.
Artık dünya tekelci bir güçle yönetiliyor.
Yahudi Karl Marx ve Freidrech Engels’in bir dönem soğuk savaş dönemi Amerika ve SSCB ile kapitalizm-liberalizm karşıtı sosyalizm-komünizim felsefeleri artık tarih olmuştur.
Sistemler, doktrinler, tezler ve görüşler yenilmiştir. Neye karşı? Yeşil kâğıt, eşittir Dolar’a karşı. Bugün dünya tekelci güç ile yönetiliyor derken evet dünyada para birimi olarak dolar kullanılırken, doların gerçek sahibi Amerika değil Yahudi bankerlerdir.
Bizim gibi sözde gelişmekte olan ülkelere yardım vaadiyle girenler,savaşsız, topsuz, tüfeksiz içten fetih ederek, Türkiye’yi bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemleri gibi Anonim Şirket misali yönetilir hale getirmişlerdir.
Yani taktik maktik yok. Bam bam bam..!
Artık sistem, mistem yok. Bam bam bam.!
Artık demokrasi, memokrasi, hukuk, mukuk, insan hakları yok. Bam bam bam..!
Bu ülkede bu sistemde burjuvazi ve köle var.
Yeni bir sistem ve yeni bir anlayış. Yeni bir Türkiye
Bizden değilsen sen proletaryasın.
Onun için sendikalar, insan hakları, grevler sıfırlandı. Onun için özelleştirmeler yapıldı. Onun için insanlar hapislerde yattı. Onun için demokrasi, hukuk, özgürlükler törpülendi. Bu geldiğimiz noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemi ile Yerli ve Milliyiz.!?
Ne güzel bir söz, nerede kalmıştık..!
Yani taktik maktik yok. Bam bam bam…
