TÜRKİYE’DE KADIN OLMAK ZOR
Türkiye gibi erkek egemen bir toplumda yaşıyorsanız ve bu yaşam biçimi hangi koşullarda olursa olsun, dil, din, mezhep hatta ekonomik güç gözetmeksizin, kadınlara uygulanan güç gösterisi ve olaylar tasvip edilemez.
Ülkemizde kadınlarımız, yaşamlarının bir bölümünde ailesi, yakın veya uzak çevresi ile birlikte, çalıştığı ortamlarda, mobing uygulamalarına, tacizlere darp ve tecavüzlere maruz kaldığı gerçeği, artık su götürmez bir gerçek…
Toplum olarak özellikle kadınlarımıza, kızlarımıza yapılan davranış bozukluklarına ve tacizlere, darp olaylarına hassas yaklaştığımız ve tavır koyduğumuz gibi, bugün sanatçı Sıla’nın, oyuncu Ahmet Kural tarafından darp edilmesine yine tepki gösterip, özellikle sosyal medyadan kınayarak, ‘Kadına yönelik şiddeti’ bir kez daha lanetledi.
Bu gün özellikle Sıla’nın bu konudaki tavrı ve ona yapılan saldırıya karşılık olarak, gerekli hassasiyeti gösterip, Savcılığa suç duyurusunda bulunuşu, gerek sanatçı yönü, gerekse kadın olarak hakları nedeniyle önemli olup, aslında sanatçı Sıla, diğer hemcinslerine örnek olmuştur. Ayrıca bu olay bize şunu da gösterdi; Aileler hangi şartlarda olursa olsun, kız çocuklarını okutmalı, eğitmeli, yapamıyorlarsa bunu toplum nezdinde yapan, kurum ve kuruluşlardan destek alarak sağlamalıdır.
Bu konuda devletimiz, sivil toplum kuruluşları, Holdingler…vb.gibi yapılar bu konuya ağırlık vererek kız çocuklarımızın, gelecekte kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için şartların zorlanarak, yeni kurum ve devlet mekanizmalarının harekete geçmesini önemseyerek, daha fazla eğitim merkezleri, kurs merkezleri, kadın sığınma evleri, rehabilitasyon merkezleri, açarak, ayrıca kadın-erkek gözetmeksizin, eğitimler ile toplumun bu yarasına parmak basacak eylem ve söylemlerde bulunmalıdır.
Yapılmıyor mu? Yapılıyor.. Ama gene eksik kalıyor.
Aynı zamanda toplum tepkisini, oyuncu Ahmet Kural’a göstermiş, onun filmlerine giden, yine ona gişede para ve popülarite kazandıran halk, onu bugün eleştirerek, ayıplayarak, kendisine gereken dersi vermiştir…
Bu olaylar ilk ve son olmayacaktır.
Ama, şapkamızı önümüze koyup, öz eleştiri yapmalıyız? Nerede yanlış yapıyoruz?
Eylül ayında erkekler tarafından 45 kadın öldürülmüş. Çocuk istismarı ve cinsel şiddet devam ediyor. Devam edecek…. İstatistikler ve raporlar ortada.
Empati yapalım ve sanatçı Sıla’nın oyuncu Ahmet Kural tarafından darp edilmesine sizin aile bireylerinden birinin başına gelen bir olay olsa tavrınız ne olurdu?
Buradan yola çıkarak, sanatçı, oyuncu veya normal vatandaş ayrımı yapmadan, olayları irdelemeli ve değerlendirmeliyiz. Öncelikle ‘insan’ olarak yapılanları kınayarak ve değerlendirerek, yine insani açıdan kadın-erkek eşitliğini gözetip, toplumsal anlamda yozlaşmanın giderilmesi ve rehabilitesi için konunun sosyal boyutlarıyla birlikte soyut yönüyle değil, somut yönüyle ele alıp, yaşananların değerlendirilmesi yapılarak, bu olaylar neden oluyor? Niçin yaşanıyor? Diyerek köklü çözümler bulmanın yollarını aramalıyız.
Bu konuda İstanbul Anlaşması olmasına rağmen, maalesef devletimiz gereken tedbirleri almasına rağmen, tedbirler yetersiz kalıyor. Sivil toplum kuruluşları, kadın dernekleri ve diğer kurumlar hemcinslerine sahip çıkıp onları müdafaa etseler bile, toplum olarak genel bir seferberlik içinde olamadığımız için bu konuda azınlıktayız.
Şimdi her kadın veya her genç kızımız, sanatçı Sıla gibi kendi ayakları üzerinde durabilen, kendi hakkını savunabilen, para kazanabilen konumda olmayabilir. Bu kadınlarımızı ve kızlarımızın karşısına oyuncu Ahmet Kural gibi sadist duygular besleyen, ne oldum delisi insanlar çıkabilir. Bu örnekten yola çıkarak, aileler kızlarının hayatta daha iyi şartlarda olmaları ve yaşamaları için fedakarlık göstermiş olsalar bile, devlet bu imkanları genişletmeli ve arttırmalıdır.
Devlet sadece Sanayici ve iş adamına değil, dernek ve cemaatlere değil, özellikle toplumda hele hele bizim gibi erkek egemen bir toplum ise kız çocuklarımıza, kendi çocuklarına sahip çıktıkları gibi, onların geleceklerini düşünerek, şiddet, taciz, tecavüz suçlarını affedici tedbirler yerine onlara eğitim, sağlık, iş alanlarında yeni imkanlar sunarak geleceğin kadınlarını yetiştirmek için hazırlıklı olmalıdır.
Toplum olarakta erkek çocuklarını tabanca, silah gibi oyuncaklarla donatan bireyler yine kız çocuklarına bebek alarak erkekleri daha agresif, kızları daha pasif ürkek ve çekingen büyüten aileler, ayrıca toplumun ‘Ata erkil aile yapısı’ nedeniyle daimi ikinci planda kalan kızlarımız-kadınlarımız, her zaman ezilen taraf olmuştur.
Önce örf ve adetlerimizi ve kızlarımıza bakış açımızı değiştirecek, daha sonra beyinlerimizi formatlayarak aslında dünyada kadın ve erkeğin eşit olduğunu görerek, karşılıklı sevgi ve saygı çerçevesinde eşitliği savunacağız.
Şimdi bugün yaşadığımız olayda, sanatçı Sıla’ya, oyuncu Ahmet Kural’ın darp olayını kendi kızınıza yapılmış gibi algılayıp, empati yapalım. Ne kadar yanlış ve terbiyesiz bir yaklaşım. Öyle değil mi?
Buradan yola çıkarak toplumu ve insanları eğitip, bilinçlendirerek, onları gerektiğinde hatta yaşam boyunca destekleyerek, gereken hassasiyeti gösterip, tüm kurumlar ve sivil toplum kuruluşları alınan koruyucu tedbirleri genişletmelidir.
Biliyorsunuz, Türkiye’de maalesef ‘Kadının adı’ yok.
Neden yok? Gelenek ve göreneklerimizden, yapımızdan, düzenden, eğitimsizlik ve geri kalmışlıktan. O zaman öncelikle bu gün geleceğin kadınları, anneleri kızlarımızı koruyup eğitmeliyiz ki, güvenli yarınlarda yaşayalım.
Hadi hep beraber empati yapın…
İnsan olarak bu olayları tasvip ediyor musunuz? Etmiyor musunuz?
Etmiyorsanız, o zaman harekete geçin.
Yarın, hemen, daha fazla geç olmadan..!
I tjink the admin of tthis siute is trul working hard inn fwvor oof hhis weeb site, ass here every stuff is quality based
material.
Thankos a bunch for sharing thius with all of us yoou really knokw wha yyou aree spewaking about!
Bookmarked. Pleease addiitionally visit myy site =). We can have a link trfade
agreement ammong us
It’s the bes time to make sme plans for tthe future aand it iis time
tto bee happy. I’ve read thijs plst and iif I could I ddsire
to suggesst yoou some interresting things oor tips. Maybe you caan write nezt articcles rreferring too thi article.
I want tto reaad eve morde thigs bout it!