HAYATA BAŞKA BİR PENCEREDEN BAKMAK

0
899

 

Can Emre

HAYATA BAŞKA BİR PENCEREDEN BAKMAK

Hayata Başka Bir Pencereden Bakmak…

Zaman su gibi akıp geçiyor. Hayat bize pek te adil davranmıyor. Yaralar, bereler, çizikler, ıstıraplar ve acılar… Kime ne çıkarsa, misali hayatlar; piyango gibi…
İyi yada kötü.
Güzel yada çirkin.
Adil olan olmayan.

Peki ya?
Demokrasi, insan hakları, özgürlükler, bağımsız yaşamlar, kadın hakları, insan hakları, eşitlik, renk, dil, din, mezhep ayrımı olmadan yaşamlar… Eşit işe eşit ücret, sendika, grev hakları, ücretlerde adalet, iş güvencesi… Yazarlara, çizerlere, düşünenlere, güvence, serbest fikir alışverişi, adil ve bağımsız gazetecilik, yazarlık, düşünce özgürlüğü… İyi bir yaşam, iyi bir emeklilik ve iyi bir maaş düzeni…

Kısacası; bu ülkede yaşam ve yaşananlar, acı ve ıstıraplı, ayağı vuran ayakkabı gibi. Hatta ondan da, ileride; yarını nasıl çıkaracak hayatların, kol gezdiği çöp tenekeleri, akşamdan sabaha dolu. Belirsizlik ve hiçsizlik diz boyu…

Şimdi zaman durdu.
Akrep ve yelkovan paramparça.
Zaman kavramı yok, fakat biliyoruz ki, zaman da su gibi akıp gidiyor. Su kıtlığı, yiyecek kıtlığı, toprak kayıpları, erozyon, hava kirliliği, dünyanın yok oluşuna doğru uzanan yolu, daha da kısaltıyor. Küresel İklim Felaketi, gitgide yaklaşırken, umursamaz davranan insanlar, topluluklar, devletler ve rant fareleri, halen daha doymak bilmez, havalarda… Şimdi Covid-19 ile değişen dünya ve yaşamın ortasında, hatta okyanusta küreksiz ve çaresiz, kayıkta yol alıyoruz. Nereye varırız, çıkarız bilinmez…

Ama bildiğim,
Köleliğe giden düzenin yollarının taşlarının çoktan döşendiği. Gelin bu çirkinlikte, siste, bu şiddetli yağmurda, bu tufan ve alaboradan, kaçmak ve kurtulmak için düşünelim, neler yapabiliriz? Hadi cevaplayın…

Hayat başka bir pencereden bakmak için
Son düzlükte, hatta son çıkıştayız. Tamamen dışa bağlı ekonomide, alabora olmuş durumdayız.  Avrupa ile aramızda ‘7-8 kat’ fark var.
Şimdi buradan; ‘Hayata Bir Başka Bir Pencereden Bakmak Gerek’ desem de; Olmuyor…

Neden?
Nedeni yok.

Geçmişten, bugüne düzenin içinde yol alırken bizler; yağmurda ıslanıp hasta olurken, diğerleri şemsiyelerinin altından ‘Tweet atıp, İnstagramda doğum günleri partilerini’ paylaşıyorlar. Onlara bol güneşli, bize parçalı bulutlu bir dünya. Biz evde halıda, onlar yalıda ve konakta ayrı ayrı dünyada, yaşamaktayız.

Hayata başka bir pencereden bakmak istesek te, maalesef olmuyor.
Çünkü pencereler kapalı, kilitli…
Sadece içeride, sana ne gösteriliyorsa ‘ O ‘
Yalan rüzgarı.
Hadi bakın pencerenizden, dışarısı nasıl gözüküyor?
Yandaşlar için güzel,
Ya sizin için?
Bu ülkede hangi pencereden bakarsanız bakın, yarın, öbür gün….
Hep hava kapalı, parçalı bulutlu…
Ne zamandan beri?

Bizim için,
10 Kasım 1938’ den bu yana…
Anladınız siz…

Düşünün bakalım şimdi,

Başka bir pencereden hayata baktığınızda bugün ne göreceksiniz.

Sis…

Esen Kalın.

canemregundem.com

TEILEN
Önceki İçerikKOVBOYLARIN SONU MU?
Sonraki İçerikKILIÇ MI? KALEM Mİ? BİZ NEREYE AİTİZ?
Bağımsız, özgür, hiç bir kişi yada kurum ile nakdi, ayni yardım ilişkisi içinde olmayan, sadece özgür gazetecilik ve habercilik yapan, çevreye, doğaya ve canlı haklarına saygılı, gazetecilik anlayışı ile gündeme ışık tutmak için yola çıktım. Amacım sadece gazetecilik...