Can Emre
FENERBAHÇE’DE NE DEĞİŞMELİ?
Fenerbahçe
Ali Koç’un 2018’de, Fenerbahçe Başkanı seçilmesi ve ardından, stadyumda yapılan ‘mazbata’ törenine katılmış biri olarak, kendisine gösterilen; güven, saygı, sevgi ve Fenerbahçe’yi daha iyi yerlere ve ‘Şampiyonluklara’ taşıyacağı inancı, o kadar büyüktü ki, stadyum; ‘Ali Koç Başkan, Şampiyon yap bizi’ tezahüratları ile inliyordu…
Fakat o gün Ali Koç, taraftarlara ‘Şampiyonluk’ vadetmiyorum. Önce mali, daha sonra sportif başarı için borç yükünün hafifletilmesi, ekonomik anlamda çıkmazda olan kulübün, yeniden yapılanmasının, şart olduğunu söylüyordu.
Sonra arayışlara gidildi.
Kulübün, finansal fairplay şartlarında, Aziz Yıldırım yönetiminden kalan, milyonlarca dolarlık borcu için, gerek kendi şahsi hesabından bağışlar, gerekse yine, Holdingine bağlı şirketlerinden, Fenerbahçe’ye reklamlar alarak, çıkış yolu aradı.
Aslında Aziz Yıldırım, her ne kadar Fenerbahçe tarihine geçmiş, bir Başkan olsa da, bence yine Fenerbahçe’ye borç yönünden, en büyük hasar bırakan, Başkan olarak ta, tarihe geçti.
2018’de, Fenerbahçe’ye Başkan olan Ali Koç, bunu bilmiyor muydu? Biliyordu. Ama o gün şartlar öyleydi. Büyük borç sarmalı. Zaman geçtikçe bu derinlik arttı. Ali Koç, kişisel anlamda, Fenerbahçe’ nin borcunu kapatacak güçtedir. Lakin, kurallar, FİFA, UEFA, TFF ve sportif fairplay kriterleri, buna müsaade etmiyordu.
Fenerbahçe; Ali Koç ile şampiyonluk adına, maalesef 3 yılda sıfır çekti.
Ali Koç’ un, Fenerbahçe Başkanı olduğu 3 Haziran 2018’den bu yana, sportif anlamda; 2018’de 6. 2019’da 7. ve 2020-21 sezonunda 3. sırada tamamlayarak, hiç kupa kazanamadı. Bu anlamda; Fenerbahçe Başkanı olarak, hem kendi hayal kırıklığı yaşadı, hemde taraftara, hayal kırıklığı yaşattı. Fenerbahçe markası, kendi döneminde parlayamadı.
Aziz Yıldırım döneminde de; 20 yıllık süreçte, sadece 6 lig şampiyonluğu ve 13 kupa ile bu süreci tamamlayan Fenerbahçe, bu yönden bakıldığında, Aziz Yıldırım ile de, istenilen şampiyonlukları yaşayamadı. Üstelik, 2018′ de milyon dolarlık borçlarla, kulübü Ali Koç’a teslim etti. Tabi bu başarısızlık, sadece 3 yıla özel, Ali Koç’a ait değil, 2018’e kadar kulübün Başkanlığını yapan, Aziz Yıldırım’a daha çok yazacaktır. Yıldırım’ın; 20 yılda 6 lig şampiyonluğu, sizce başarı mı?
Taraftarlar
Taraftar ise, gerek Aziz Yıldırım gerekse Ali Koç döneminde; üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirerek, kurumsal anlamda, kulübünün hep yanında oldu. Lisanlı ürünler alarak, kombineleri patlatarak. Ama sonunda, hem geçmiş yönetimin, hemde bugün bu yönetimin, 2013-2014 sezonundan bu yana, şampiyonluk yaşayamaması, handikapları oldu.
Tabi Fenerbahçe’nin; son şampiyonluğu, 2013-2014 sezonu olduğu düşünüldüğünde, kurumsal ve yönetimsel anlamda, bir başarısızlığında olduğu görülecektir. Hem Yıldırım, hemde Koç adına. Daha çok Yıldırım dönemine…
Fenerbahçe’de ne değişmeli?
Öncelikle şunu söylemek isterim. Başkan Ali Koç, Holdingine bağlı şirketlere, hangi kriterlere göre personel, yönetici ve CEO alıyor?
Liyakat, eğitim, başarı, yönetebilirlik, aidiyet duygusu, daha önceki performansı, tecrübe…vs…vs…
Ali Koç’un, Türkiye ve dünyada kurumsal varlığı ve kimliği zaten belli. Marka değeri olan bir iş insanı. Bu şartlarda ve konumda olan Ali Koç’un da, artık kendi kimliğini ortaya koyduğu Fenerbahçe’de; yine Fenerbahçe gibi 114 yıllık çınarında, bir marka değeri vardır. Bu değeri kazanmak için şampiyonluklar, kupalar ve Avrupa’da başarılar yakalayarak kazanmıştır.
Fenerbahçe’de seçim var. Başkan Ali Koç; Fenerbahçe Başkanlığını bırakmamalı, hem Ali Koç’un, hemde Fenerbahçe’nin, büyük iki markanın, birbirine çok ihtiyacı vardır. Ali Koç gibi sevilen, karakterli ve sadece spor ve Fenerbahçe aşkı için kolları sıvayıp, büyük bir sorumluluğun altına giren Koç, daha Fenerbahçe’de yapacaklarını yapmadan, kulüp Başkanlığından ayrılması, yada bırakması, onun mücadeleci kimliği ile de uyuşmayacaktır.
Ne olmalı?
Öncelikle, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Fenerbahçe futbol takımı için, yeni bir yol ve yöntem bularak, nasıl kendi şirketlerine; kalite değeri, liyakat, eğitim, başarı ve aidiyet duygusu gibi norm ve kavramlarla yönetici alıyorsa;
Önce; Futbol takımının, Teknik heyetinden yola çıkarak, eski futbolcular, ağabeylere teşekkür ederek yolları ayırmalıdır. Buna Emre, Volkan, Selçuk…da dahil. Fenerbahçe’nin markasına yakışır bir isim; Morinho, Löv, Arsen Wenger…vs. gibi hem Fenerbahçe markasına, hemde kendi markasına fayda sağlayacak, şampiyonluklar yaşamış, dünyada tanınan bir teknik direktör ile başlamalıdır, bu revizyona diye düşünüyorum.
Ve mesela; Emre Belezoğlu Teknik Direktör yolculuğuna, yine Fenerbahçe’nin eski futbolcusu Şenol Çorlu’ lu nun diploması ve ehliyeti ile yola çıkması, buna en iyi örnektir. Bu olmamalıydı! Bu yoldan vazgeçilmeli, Fenerbahçe daha proaktif düşünerek, daha eylemsel gücü yüksek isimlerle, yola devam etmeliydi.
Artık Fenerbahçe’de, eski futbolcu, ağabey…vs. gibi takıma katkı sunacağı düşünülen, yön ve yöntemlerden hızla uzaklaşarak, sportif anlamda başarılı, kariyerli, şampiyonluklar yaşamış, aynı zamanda Fenerbahçe’ye katkı sunacağı, diğer kulüplerde kanıtlamış, hocalar kendi marka değeri ile birlikte Fenerbahçe ve Başkan Ali Koç’unda marka değerini koruyacak, yükseltecek, profesyonellik anlamında; 114 yıllık çınara yakışır ekip ve hocalarla yeni sezona başlamalıdır. Ali Koç, profesyonel bir kişiliktir. Buna önem verir. Profesyonelliğin gereği olarak önce buradan başlamalıdır diye düşünüyorum. Yeniden yapılanma/yapılandırma.
Yine sportif direktör olarak, geçen yıldan, sezon sonuna kadar geçen sürede, Emre Belezoğlu görevini yapmıştır. Yeterli midir? Değil midir?
Bu gün Fenerbahçe’ nin, şampiyonluğu altın tepsi içinde, rakiplere sunmasına bakıldığında, yeterli olmadığı görülür. O nedenle; Emre Belezoğlu hem oyuncu, hemde direktör, hemde teknik adam olarak, yıpranmıştır. Şayet; futbol dünyasında ne yapmak istiyorsa, gidip onun eğitimini almalıdır. Sadece Emre için değil, diğerleri içinde geçerlidir. Yürümek için önce, adım atmak gerek.
Futbolcu seçimi için, takım içinde o kadar siyasi futbolcu var ki. Emenike’den ders almayan bir yönetim ve teknik heyet vardı, bu sene. Daha dirençli, daha proaktif, daha güçlü ve Fenerbahçe formasını sırtına geçirdiğinde; kendi karakterini ve kimliğini ortaya koyan, futbolcu ve futbolcular topluluğu olmalıdır. Bunları da organize eden, iyi bir teknik direktör.
O nedenle transfer planlaması, organizasyonu, Ali Koç’un Başkanlığında, geçen yıllardaki gibi Comolli faciası yaşamadan, profesyonel anlamda önce Teknik Direktör, ardından da Fenerbahçe yapısına, kalitesine uygun futbolcular ile geçmiş 3 yılın başarısızlığı, 2021-2022 sezonunda ‘Şampiyon’ olunarak, silinebilir. Yine bu senenin flaş transferi Mesut Özil. O da önümüzdeki sezona iyi hazırlanarak, güçlenerek, takımın lideri konumuna gelmelidir. Futbol ‘da hangi düzeyde yıldız/star olursanız olun; sezon başında size verilecek kredi en fazla 5 maçtır. Beş maç sonunda, bu başarıyı yakalayamazsa o bile, eleştiri oklarının hedefi olur.
Sayın Başkan Ali Koç’un kendi markası, kendisi için nasıl özelse, Fenerbahçe içinde marka değerinin yükselmesi, başarısı ‘Şampiyonluktan’ geçer. Tek istisna başarıda, Fenerbahçe için ‘Şampiyonluktur’. Marka değerleri, şampiyonluklara endekslenmiştir. Kriter, başarı, kamuoyunda yer alma, konuşma, Avrupa liglerinde oynama, buradan geçer.
Lefter’ler, Can Bartular, Ziya Kaptanlar, Cemil Turanlar, Rıdvan’lar, Oğuzlar, Fenerbahçe adına kupa kaldırıp, Fenerbahçe’nin marka değerini yükseltmişler, yine bu dönemde Başkanlar; Faruk Ilgaz, Emin Cankurtaran, Ali Şen gibi ‘efsane başkanlar’ Fenerbahçe’ yi ‘Fenerbahçe’ yapmışlarsa, bugün Ali Koç’ta aynı diğer başkanlar gibi, Fenerbahçe’yi şampiyon/şampiyonluklar yaşatacak, güç ve imkandadır.
Önce şans, daha sonra; Fenerbahçe’yi, kendisinin ‘Fenerbahçe ve futbol aşkı ile göreve gelip, taşın altına elini koyduğu’ gibi öncelikle; akılcılık, profesyonellik, liyakat, eğitim ve başarı odaklı seçim/seçimlerle, Fenerbahçe’yi bugünden itibaren, yeniden yapılandırarak, Şampiyonluğun en büyük adayı konumuna kendisi getirebilir.
Sonuç olarak;
Aziz Yıldırım’ın, Fenerbahçe’yi nasıl ekonomik anlamda, çıkmaza soktuğunu görmezden gelmek; Ali Koç’un Fenerbahçe’ye, her yönüyle hibe dahil, verdiği maddi imkanları yine görmezden gelmek, bizi doğruya götürmez.
Ali Koç’tan beklentiler yüksekti, o beklentileri yakalayamadı. Sorun buydu.
Sayın Başkan, bunun neden ve sonuçlarını kendince irdelemiştir. Bence kendisi profesyonel bir iş insanı ve yönetici olarak, nasıl Türkiye’de sevilip, dünya da kabul görüyorsa;
Fenerbahçe Teknik Direktörlüğü ve oyuncular içinde; kendi gibi Fenerbahçe taraftarlarının da kabul edeceği, bir ekip ve profesyonel anlamda, yine kendi şirketleri gibi, tam profesyonellik normları ile donanmış, kurumsal bir Fenerbahçe, abi kardeş, eski futbolcu ilişkileri olmadan, marka kimliğini öne çıkararak, Fenerbahçe Spor Kulübü yeni yatırım ve paradigmalar ile tekrardan ‘halkın takımı’ ‘şampiyon Fenerbahçe’ olarak, yeni bir tarih yazabilir.
Başkan Sayın Ali Koç’un, Fenerbahçe’ye yaşatacağı çok şampiyonluklar, olduğuna inanıyorum. Fenerbahçeli olarak ‘ta destekliyorum. Bu süreç ve yolda, Ali Koç’ tan başka, bu işi sadece gönül bağı ile götürecek, ikinci bir ismi düşünemiyorum, göremiyorum.
Ne olur?
Fenerbahçe’nin başarısı, sevilmesi, tutkusu, çubuklusu; onun ne kadar ‘Şampiyon’ olması ile doğru orantılıdır. Ne kadar çok şampiyonluk, o kadar çok başarı. Ne kadar başarı, o kadar çok şampiyonluk demektir.
Hedef Şampiyonluktur. Çubuklu hep şampiyonluk için sahada mücadele etmelidir.
İsmimiz; isim babamız, Can Bartu’dan bu yana Fenerbahçe ile özleşmiş, göbeğimiz Fenerbahçe ile kesilmiştir. Sadece; Fenerbahçe’nin Şampiyonluğu mutlu eder bizi.
Bunları yazarken, salt Fenerbahçe aşkı ve duygusu ile eski bir futbolcu, gazeteci ve haberci olarak, Fenerbahçe’nin, daha fazla şampiyonluklar kazanarak, eski günlerine dönmesi özlemiyle paylaşıyorum.
Bu gün; Başkan Ali Koç’u eleştirenler, 20 yılda sadece 6 şampiyonluk yaşayabilmiş, 2018’de giderken, kulübü milyonlarca dolar borca sokan, ekonomik anlamda fairplay kurallarını hiç sayan, eski Başkan Aziz Yıldırım’a, neden kulübü borç içinde; Başkan Ali Koç ve yönetimine devrettiğini kimse sorgulamadı/sorgulamaz?
Neden?
Daha 3 yıllık bir Başkanı bu denli sorgulamak, neresi akılcılık? Anlamış değilim.
Ortada, 3 yılda Şampiyonluk kupası yoktur. Doğrudur.
Ama bu borç sarmalı, yapısı da sorgulanmalıdır.
Şimdi 20 yılda, Fenerbahçe’ye 6 lig kupası kazandıranlar kadar, Başkan Sayın Ali Koç’un Fenerbahçe’de hiç mi kredisi yoktur? Vardır ve olmalıdır…
Tek hedef Şampiyonluktur, hem Fenerbahçe hemde Başkan Sayın Ali Koç için.
O güç vardır, kendisinde…
Tabi profesyonel anlamda değişim ve yeni bir yapılanma ile…
Yolu açık olsun diyorum.
Saygılarımla.