Can Emre
YUMRUK ŞOV
Kimse Masum Değil…
Ankaragücü Rizespor maçı sonrası yaşananlar ‘spor’ ve ‘centilmenlik’ adına kabul edilebilir değil, aynı zamanda vahşet…
Tüm hafta gündeme oturdu. Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın maç sonu Hakem Halil Umut Meler’e yumruk atarak saldırması, spor camiası ve kamuoyunda hoş görülmedi, kabul görmedi ve adeta nefretle kınandı, doğru bir yaklaşımdı. Ardından emniyet ve hukuksal anlamda girişimler yapılarak, Koca tutuklandı. Bu arada Hakem Halil Umut Meler’e de geçmiş olsun diliyorum. Koca’yı ise bu tavrı ve davranışı ile kınıyorum.
Ancak;
Siyaset müdahalesi
Türk futbolu, uzun yıllardır kaosta. Siyasetin gölgesinde yaşananlar, her bir kurumun özerk olması gerekirken ya da özerk iken, siyasetin isteği doğrultusunda Başkanların ‘atanması’ bu gün geldiğimiz durumun açıkcası sebebi ve neden sonucudur. Buna Hakemlerde dahildir. Yüzme Federasyonu, Golf Federasyonu, Güreş Federasyonu…vs. seçimlerinde bile siyaset belirleyici olduğu takdirde, özerk yapılar kendi içinde çürümeye başlayarak, maalesef bozuluyor.
Kimse Masum Değil
Saha içinde yaşanan ‘yumruk şovu’ kimse tasvip etmiyor. Sporun evrensel niteliğine, centilmenliğine aykırı. Ama son yıllarda yaşananlar, özellikle ‘futbolun endüstrileşmesi’ yayın ihaleleri, reklamlar, kişisel çıkarlar, gelirler ve reklam ile gelen yeni futbol endüstrisi, bunu yaratan en önemli paradigma oldu.
Peki Hakemler Bunun Neresinde
Bence tam da göbeğinde. Maçları olduğunca canlı takip eden, uzun yıllar futbolun içinde bulunan yine uzun yıllardır futbol oynayan eski bir futbolcu olarak, canlı canlı yaşananları belleğime kaydettiğim bir çok olayda, maalesef ‘hakemler’ hep başroldeler. Önce bunu bir yere koyalım.
Bu gün ise modern ve rantsal futbolda; takımlar, yönetimler, futbolcular da, bu gün yaşanan kaosun baş aktörleridir. Birde buna kulüpler tarafından kollanan ve desteklenen taraftar kitlelerini de bunun içine katabiliriz. Yani kimse masum değildir…
Bu gün ‘bahis’ oyunları, futbolu kirleten, bozan, etik değerleri çürüten yegane yapıdır. Milli Piyango, İddia, Bahis..vs. futbolu, futbol olmaktan çıkardı. Son yıllarda, şike, bahis, kara para aklama, rant sevdası, zenginleşme arzusu, futbolu ele geçirip, gayri resmi para aklama makinası haline geldi. Şimdi televizyonşarda izliyoruz. Bu na hakemlerde dahil. Çünkü; futbol bir bütündür. Hiç bir yapı bunun dışında değildir. Tüm bileşenler bu gün yaşadığımız futbol kaosu içinde, eşit derecede sorumludur.
Halil Umut Meler’e gelince;
2022 yılında Bandırmaspor-İstanbulspor TFF 1.Lig Play Off final maçında yaşananlardan sonra, aşadığa linkini bırakacağım yazımda şöyle demişim:
BANDIRMASPOR:1 HALİL UMUT MELER:2
Dün statta on binler, televizyonların başında yüzbinler TFF.1.Lig Play-off final maçını seyrederken, Türkiye’de oynanan futbolun, aslında futbol olmadığını gördü… Futbolun içinde bulunduğu durum, kulisler, ülkemizde futbolu dizayn edenlerin eseridir. Dün bizi sürklase ederken, bu yapının mimarı olarak sahada düdük çalan Hakem Halil Umut Meler, elindeki düdüğü ile Bandırma ve Bandırmaspor ’un hayallerini yerle bir etti…
Bu gün Türkiye’de maalesef futbol, futbol değil. Malum 3 Temmuz Feto Kumpası ile Fenerbahçe’nin yaşadıkları ve yine Tranzonspor maçı sonrası Fenerbahçe otobüsünün kurşunlanması, futbol adına; maniplasyon, korkutma, ele geçirme ve yok etme kumpaslarının arşa çıktığı dönemlerdi. Nereden nereye!
Yıllarca hakem kararları tartışıldı. Bende yaşadım. Evet, futbol içindeki tüm bileşenler gibi hakemlerde masum değiller. Bunu söylemek durumundayım. Acı ama gerçek. Fakat bugün futbol içinde yaşanan; şike, bahis, kara para, rant ve güç sevdası ve güç arzusu da, futbolun acı gerçeğidir. Düzelir mi?
Şunu da ilave edeyim. Ankaragücü- Rizespor maçı sonrasında yaşanan ‘Yumruk Şov’ amatör kümelerde ve alt liglerde film replikleri gibi devam ediyor. Bu gün siyaset nasılsa, futbolda öyle. Kaos ve rant kaygısı, yaşandığı müddetçe bunlar devam edecektir.
Neden?
Güç, iktidar, zenginlik için…
Bu gün Faruk Koca Başkanlıktan ve spordan men edilir. Ama bunlar bitmez. Halil Umut Meler yumruk yer. Bir çok Halil Umut Meler, alt liglerde darp edilmeye devam edilir ya da yanlış düdükler çalmaya…
Ama Türk Futbolu düzelir mi?
Bence düzelmez.
Hepimiz aynaya bakarak, yüzleşmeliyiz…