Can Emre
HOPP DEĞİL? BOP…
BOP…
BOP diyoruz, Orta Doğuda yaşanan insanlık dışı olayları konuşuyoruz, konuşmasına da; BOP neden Orta Doğuyu darmadağın ederek, bölgeyi kaosa sürüklüyor?
Neden insanların ölümlerine yol açarken onları yerlerinden, yurtlarından ediyor?
Yaşanan acılarla birlikte, emperyalizm bizi neden kandırıyor ve öldürüyor?
Bu konu çok yazıldı çizildi. Bende ele alarak görüşlerimi defalarca yazdım. Aslında neden-sonuç ilişkisi içinde, 2004′ te güncellenen, ABD Başkanı Bush’un ortaya koyduğu ve dönemim Başbakanı Erdoğan’ın ‘Ben bu projenin eş başkanıyım’ sözlerinin, tarihe geçerek yürürlüğe giren, Büyük Orta Doğu yani BOP Projesi…
Diğer adıyla “Yeni Dünya Düzeni”, New World Order…
Orta Doğuyu kaosa sürükleyerek, ulus devletleri parçalama ve sonucunda enerji, su, toprak, dinsel ve mistiksel anlamda, Yahudi Devletinin kurularak, yine Yahudi bir kralın yönetiminde, İsrail’in yayılmacılığı ve güvenliğinin yanında, Asya dahil, bölge ve kıt ‘ayı kontrol etme dürtüsü ve isteği ile başlatılan proje olup;
Aslında bugün, bölgesel ve küresel anlamda, görünüşte, sözde din tandanslı ve mistiksel temalı yapıldığı algısı yaratılmış, ama esas gerçeği gizli ve dünyayı yönetenlerin yakın gelecekte, oluşması beklenen ve dünyayı tehdit eden başka bir gerçek daha var…
Orta Doğuda, devletlerin parçalanması, enerji, toprak ve su kaynaklarının ele geçirilmesinin, altta yatan gerçeği, yine insan eliyle yaratılan olgu ve olaylardır…
Nedir bu olaylar ve gerçekler?
Bilim insanları, dünyamızın yaşını, 4.5 milyar yıldan fazla olduğunu hesaplamış, modern insanların dünyada var olması ise, 60 bin ile 100 bin yıl önceye dayandırılıyor. Genel olarak atalarımız sayılan, Homo Erectus 1.3 ile 1.8 milyon yıl öncesi, yine Homo Erectus öncesi ‘insansı’ ya da ‘Hominid’ denilen Hominidlerin tarihi, 3.8 milyon yıl önceye uzandığı söylenmektedir…
Din diye bildiğimiz inanç-tanrı kavramı, bilim insanlarının söylediklerine göre, rüzgar, şimşek, ateş gibi, doğa olaylarını ‘tanrı-yaratan’ olarak algılamaları, bilinçaltı sorgulamalar olduğu, bununla birlikte ilk modern insanın, yaklaşık 60 bin veya 100 bin yıl önce ortaya çıktığı öngörüldüğünde, bu kavramında yaklaşık 100 bin yıl öncede var olduğu söylenmektedir…
Ancak, günümüz çağında modern dinlerin ve inançların ortaya çıkması ise, Orta Doğuda, İbrahimi Dinler olarak adlandırılan, Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamiyetin oluşumu ve yayılışı süreçleri ise;
Dinler
MÖ. İkinci bin yılın başlarında, ‘Musa’ya’ gelen vahiy ile başlayan Yahudilik, 1900 yıl önce Nâsıralı Isa ‘Jesus’ ile başlayan Hristiyanlık ve son olarak, 571’de ‘Hz. Muhammed’in’ Mekke’de doğuşu ve 610 yılında ilk Vahiy gelerek peygamber oluşu ile başlayan süreçlerin bu güne kadar gelişini ifade eder…
Bugün küresel anlamda dünyada, yaşamsal kaynakları hızla tüketirken, artan nüfus ile birlikte, kaynakların hoyratça kullanılması, sanayi ve modernleşme çabaları, çevreyi aşırı kirleterek doğanın dengesini bozduğumuz ve ozan tabakasında oluşan delik, dünyamızı etkileyerek aşırı ısınma, bize ‘Küresel İklim Felaketi’ olarak geri dönecektir…
BOP ile çevre, doğa ve sanayileşme hatta ‘Küresel İklim Felaketi’ nasıl, birbirleri ile ilişki içinde olabilir? Diyorsunuz?
Dünyayı yöneten küresel baronlar, sınırsız mali güçleri ile hummalı bir çalışma içindeler. Bilgisayar, sağlık ve ilaç, mikro çipler, uzay yolculukları, robotlar, yarı robot, yarı insan çalışmaları ve dünya bilgisayarlarını, tek bir bilgisayar ile entegre ederek, tek dil, tek din ve tek prototip insan üzerinde, dünyayı kontrol etmek üzere tasarlanan, yeni yapı modelini, yine küresel dünya güçlerinin kontrolünde, köle durumuna getirilmiş yeni insan modelleri üzerinde çalışmalar yapmaktadırlar…
Bazılarına garip gelebilir ama bunları yaşayacağız. Yakın yüzyılda insanlığı başka bir yapı ve yaşam bekliyor…
Mekanikleşmiş insan prototipi.
Ama köleleşmiş ve efendisinin sözünden çıkmayan..!
Buna da Yeni Dünya Düzeni ‘New World Order’ deniliyor.
Aynı zamanda Yeni Dünya Düzeni yani ‘New World Order’ olarak başka bir projede daha isimlendiriliyor.
Büyük Orta Doğu Projesi, yani bilinen ismiyle BOP…
Amaç nedir? Neden Savaş?
Neden insanlar yok edilip, yerlerinden yurtlarından ediliyor?
Vahşi kapitalizmin önderliğinde yürütülen ve ‘Ilımlı İslam’ sosu ve salçası ile süslenerek, yedirilmeye çalışılan, emperyalist duygularla yönetilen-uygulanan proje olan BOP, 30-40 yıl sonra oluşacak ve insanları etkileyecek, büyük bir yıkım yaratacak olaylar dizisinin, etkisini kırmak ve dünyayı yönetenlerin, bugünden çare aradıkları gizli bir proje olarak adlandırılmaktadır.
Dünyayı acımasızca kirleten küresel baronların, yine bu gün için, dünya haricinde yeni bir yaşam kurma şartları olgunlaşmadığı ve gelişmediği için, 1990’lı yılların sonunda yapılan çalışmaların raporlandırılması sonucu, bizi ‘Küresel İklim Felaketi’ tehlikesi beklemektedir.
Kaçınılmaz bir gerçektir ve yaşanacak somut olaylar dizisinin tetiklenmiş ve başlamış olmasıdır.
Yani yakın bir tarihte bununla yüzleşeceğiz…
Dünya hızla kirlendiği ve kirletildiği için ozon tabakasındaki delik ve her yıl artan sıcaklıklar, ‘Kuzey Kutbunda’ buzulları hızla eritmekte ve buzullar eriyerek, hızla denizlere karışıp, sıcak ve soğuk su akıntıları ile birlikte yayılarak, özellikle okyanus sularının yükselmesi ile birlikte, kıt’a ve devletler, bu devletlere Kanada ve Amerika’da dahil olmak üzere, toprakları sular altında kalarak, yaşamsal anlamda insanların daha güvenli bölgelere intikal etmesine neden olacağı, raporlanmıştır.
Yeni Dünya Düzeni, New World Order,
O nedenle, yakın bir tarihte, artarak devam edecek erime nedeniyle, ülkelerin tarıma elverişli toprakları ve insanlar, yükselen okyanus suları ile birlikte evsiz kalarak, ekilebilecek tarım toprakları, su kaynakları ve yaşam alanları tehlike altında olacaktır.
Bu gün asıl amacı açıklanmayan, ama Orta Doğuda yaşadığımız savaş, bilim insanlarının hummalı çalışmaları, bilimsel ve teknolojik gelişmeler, gelişen bilgisayarlar, robotlar, nano çaplı çipler ve dünya dışı yaşam arayışları, uzay maceraları, insanoğlunun kendi eliyle kirlettiği dünyanın, onlara ceza olarak vereceği ve hızla eriyen kutup buzullarının, insanların yaşadığı toprakları yutması, yok etmesi gelecekte dünya insanlarını tehdit ettiği ve yaşamlar olarak gıda, enerji ve güvenlik olarak, bizim büyük bir felaket ile karşı karşıya kalacağımız, artık kaçınılmaz bir gerçektir…
Çünkü, dünya anlamsız bir şekilde kirletilirken bu kirlenme bize, yakın tarihte Küresel İklim Felaketi olarak geri dönerken, insanlığın sonunu getirecek, dünya kaynaklarının yetersizliğine neden olacaktır.
Peki, Türkiye, Atatürk neden aşındırılıyor?
Türkiye, Atatürk’ün kurduğu bölgesinde laik, çağdaş, demokratik ve hukuk devleti olarak, Cumhuriyet ile yönetilen tek devlettir.
Hem Asyayı hemde Avrupayı birbirine bağlayan köprü, ipek yolu, boğazları ile tüm dünyaya ve denizlere açılan iç denizi, verimli toprakları, değerli su kaynakları en önemlisi ise daha açılmayan, petrol ve enerji kaynakları ile emperyalizmin ağzını sulandırmaktadır. Kaldı ki emperyalizm 100 yıl önce bu oyunu denemiş ama Atatürk onların oyunlarını bozarak, topraklarımızdan denize dökmüş, hatta Lozan’da diz çöktürdüğü için planlarını erteletmişti…
Orta Doğuda küresel anlamda, 1.Dünya Savaşı Wilson İlkeleri-Self Determination, 2.Dünya Savaşı sonrası Truman Doktrini-Marshall Yardımları ve Eisenhover Doktrini ile şekillenen, NATO Konsepti ile dizayn edilen bölge ve Türkiye, bugün ise 2004 yılında güncellenen hali ile devam eden, BOP süreci, etniksel, dinsel ve mistiksel savaş, önce Müslümanları, birbirinden ayırmış, Orta Doğuyu bölerek, insanların başka ülkelere göç etmek durumunda bırakmıştır.
Yine, bu anlamda Türkiye, Orta Doğudan göç dalgası ile karşı karşıya kalarak, etniksel, dinsel ve mezhepsel anlamda, bölünme ve aşınma yaşarken, din baskıları ve Ilımlı İslam senaryoları Türkiye’yi ortadan ikiye bölmeyi başarmıştır.
Nasıl başarmıştır?
Önce Ulusal Kurtuluş Savaşı mimarı ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere ilkeleri, felsefesi, devrimler, Lozan gibi tarihimizin önemli kişilikleri ve kurumları tartışmaya açılmış, önce din ve mezhep temelinde ‘Türk’ kimliği üzerinde tartışmalar, etnik köken tartışmaları, siyasi ve bölgesel anlamda yapılan dezenformasyonlar, halkları birbirinden uzaklaştırmıştır.
Aynı zamanda, Türk-Kürt çatışması yine Türk Milliyetçiliği ile Kürt Milliyetçiliği karşıtlığı, yaratılan halklar arası erozyon ile Ulusal Kurtuluş Savaşında omuz omuza mücadele vererek, emperyalizmi denize döken, 1.TBMM’de hep beraber yeni Türkiye Cumhuriyetini kuran halklar, bugün bu plan ve oyunların kurbanı olarak hızla birbirinden uzaklaşarak, Türkiye Cumhuriyetinin güçsüzleşmesi ve farkında olmadan emperyalizmin kurbanı olmuş, olmaya devam etmektedir.
Bunların hepsi “New World Order” yani Yeni Dünya Düzeni senaryoları olup, Türkiye’yi gelecekte bölme, parçalama, güçsüzleştirme ile beraber gelecekte yok etme planlarıdır…
Çünkü Türkiye’nin bölünmesi, dağıtılması ve emperyalizm tarafından ele geçirilmesi ile önce 1918’in rövanşının alınması ile birlikte 30-40 yıl sonra yaşanması kesin gözüyle bakılan ‘Küresel İklim Felaketi’ sonrası, bugün küresel baronların hummalı çalışmaları, yine Yeni Dünya Düzeni için yaratılan robotlar, yarı robot yarı insanlar, yine çip takılarak kontrol altına alınacak insanlar, bilgisayarların birbirleri ile entegre edilmesi ve yeni yaşam alanların hazırlanması, Orta Doğu’nun tamamen ele geçirilip Yeni Dünya Düzeni için yeniden inşa edilme alanı ve coğrafyası olmakla birlikte, yeni bir yaşamın başlangıç noktasıdır…
Şimdi sıkı durun..! Neden Orta Doğu ve Türkiye?
Yukarıda bahsetmiştim, “Küresel İklim Felaketi” ve yaşanacak kaos sonrası ortaya çıkacak, jeopolitik ve jeostratejik süreçler… Peki, Okyanusların yükselmesi ile kıt’a ve ülkeler sular altında kalacağı için dünyada bu olaydan etkilenmeyecek bölge ve ülke-ülkeler neresi olacaktır?
Cevap; Orta Doğu coğrafyası ve Türkiye…
Bilim insanları 1990’ların sonunda yaptıkları ve raporladıkları sunumlarda, Küresel İklim Felaketinden etkilenmeyecek bölge olarak;
Orta Doğu Coğrafyası ve Türkiye’yi söylemekte ve bu bölgeyi göstermektedirler.
Orta Doğu Coğrafyasının, yaşanabilir coğrafya olacağı, aynı zamanda Türkiye’nin ‘Küresel İklim Felaketi’ yaşamayacak olması, Asya ve Avrupa’ya köprü oluşu verimli toprakları aynı zamanda değerli su kaynakları ve açılmayan petrol yatakları ile inşa edilecek, Yeni Dünya Düzeni için planlanan bölgenin, gelecekte yaşanabilir yer olması, bu anlamda yine bu coğrafyada ‘Türk’ varlığı ve ‘Egemenliğin’ sona erdirilmesi ile bu proje nihai hedefine ulaşacaktır.
Bugün uygulanan haliyle, 1.Dünya Savaşı sonrası Wilson İlkeleri Self Determination, 2.Dünya Savaşı sonrası Truman Doktrini ve Marshall Yardımları ile sömürgeciliğe başlayan, Orta doğuda ise Büyük Orta Doğu Projesi BOP ile enerji kaynaklarını sömüren Amerika;
Küresel güç ve devlet olarak, ürettiğinden fazla tükettiği, halkının refahı için sömürü düzenini devam ettirerek, diğer ulusal devletleri aşındırıp, erozyona uğratarak, bölgesel anlamda terör ve savaş stratejileri ile ülkeleri değiştirip dönüştürürken, Türkiye bağlamında ise Ilımlı İslam Modeli ile bizleri değiştirip erozyona uğratarak hedefine hızla ilerliyor…
Aşındırma içindeyiz…
Hatta NATO konseptini iyi kullanıp organize eden Amerika, sivillere yaptıramadıklarını askerlere yaptırarak, küresel anlamda yerel, bölgesel ve konjonktürel olarak dünya egemenliğini ele geçirip, kendisine finans sağlayan küresel dünyanın oyuncuları ve ailelerinin, komünizm felsefesinden daha kapalı ve tutucu bir şekilde yönetilmesi için tehlikeli olmaya devam ediyor…
Genel anlamda, emperyal ve sömürgecilik dürtüleri ile bölgenin enerji, su ve tarıma elverişli toprakları, İsrail’in güvenliği, hatta oluşturulacak özel bölgeler ile Orta Doğu’da kendi dünyasını dizayn ederken, bir yandan da küresel dünya baronlarının Amerika’nın varlığı, gelişmesi, büyümesi ve sömürgeci güç olarak dünyada hakimiyetini sürdürmesi için;
Küresel oyuncuların yani baronların direktifleri ile sürdürülen proje, Yeni Dünya Düzeni yani ‘New World Order’ ile küresel felaketler sonunda değişecek “İklimsel” dünya düzeni için, 1990’larda yapılan çalışmalar sonucunda, kutuplardaki buzulların hızla erimesi ile yaşanmaya başlayacak küresel felaketten etkilenmemek ve bu anlamda dünya üzerinde okyanusların etkisinden, uzak bölgenin, yeni yaşam platformları ile inşa edilmesi sürecidir.
Yani, Büyük Orta Doğu Projesi BOP çatısı altında, Orta Doğu’nun dizayn edilmesi süreci hem savaşsal anlamda yakıp yıkarak, öldürerek, katliam yaparak, insanları evlerinden yurtlarından uzak yerlerde yaşamaya zorlayarak;
Aynı zamanda, etnik ve mistiksel temizlik yaparak ilerlerken, diğer yanda ise küresel baronların himayesinde ilerleyen bilimsel çalışmalar ile yeni teknolojiler, bilgisayarlar, robotlar ve yeni yaşam formları arama çalışmaları aynı anda tüm hızıyla devam ediyor… Aslında bu aşamada, 30-40 yıl içinde bölgede yeni bir yapı ve yeni bir yaşam formatının inşa edilmesine tanık olacağız.
Aynı zamanda Amerika’nın BOP projesi ile dizayn etmek istediği Büyük Orta Doğu Coğrafyası buna Türkiye ve uzak Asya’da dahil ülkeleri kapsamakta olup, karasal anlamda içeride kalan toprakların gelecek yüzyılda yaşanması beklenen kutuplardaki buzulların hızla erimesi olayının başlaması ile birlikte, insanların kurtarılmış bölgelere göç etmesi ve bunu da küresel baronların finansmanı ile sağlanacak olması, olayı küresel anlamda jeopolitik ve jeostratejik olarak değerlendirmek gerekecek.
Amerika, petrol, doğal gaz ve enerjiyi dünyanın her yerinde bulup, ülkesine getirme kapasitesinde bir ülke olarak, sorun enerji, doğal gaz ve petrolden önce, değerli topraklar ve verimli su kaynaklarıdır. Bölgede başta İsrail’in güvenliği ve yayılmacılığı düşünüldüğünde neden İsrail’in toprak anlamında büyütülmek istediği konusunda az çok fikir sahibi olmuşsunuzdur.
Aynı zamanda Yahudilerin bu bölgede yine Yahudi bir kralın hakimiyeti ve yönetiminde dinsel ve mistiksel olarak Büyük Yahudi Devletinin hayata geçirilmesi planlandığından, İsrail’in bölgede kurulması için Rothschild ve Rockefeller aileleri bölgeye büyük yatırım yapmıştır. Zaten Yahudiler arasında Rothschild ailesi Yahudiler için çok önemli olup, Yahudi Cemaatleri Rothschild ailesine Yahudilerin Tanrısı olarak gördüklerini söylerler. Kısacası küresel bir proje olan BOP dünya devletlerini aşındırıp, tekelci bir kavramla dünyayı yöneterek, ileride kölelik düzeninin hakimiyetinin geçerliliği ile yeni bir kavram, yeni bir doktrin, yeni bir Devlet kavramı ile hatta tek tip insan prototipi ile dünyayı yönetmektir.
Devamı gelecek…
canemregündem.com
I don’t think the title of your article matches the content lol. Just kidding, mainly because I had some doubts after reading the article.