CHP ve PARTİLER AKILLANMADILAR…
Yerel seçimler yaklaştıkça, aday arayışlarına, hatta papatya falı açılmaya başlandı bile..!
Olacak mı? Olmayacak mı?
Gelecek mi? Gelmeyecek mi?
Özellikle, Deniz Baykal’dan sonra ‘Ecevit, Karaoğlan’ sloganıyla 26 Haziran 2012’de CHP’nin 7.Genel Başkanı olarak büyük umutlarla seçilip, göreve başlayan Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan olduğu tarihten buyana ‘Tek Başına İktidar’ olamadığı gibi, ‘Cumhurbaşkanlığı’ ve ‘Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ seçimlerinde de zafere ulaşamayarak, 6 yıllık bir süreçte startı göremedi…
O nedenle eleştirilen, hatta bu günlerde CHP içinde 24 Haziran seçimleri sonrası ‘Parlamenter Sistemin’ değiştiği ve adeta ‘Tek Adamlık Sistemin’ hüküm süreceği ‘Partili Başkanlık’ süresindeki tavırları nedeniyle, okları üzerinde çeken Kılıçdaroğlu, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın karşısına, Ekmeleddin İhsanoğlunu çıkartması, yine 24 Haziran öncesi AKP ‘li eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile nabız yoklaması, bu kez 2019’da yapılacak, yerel seçimler için atacağı adımlar merakla bekliyor…
Öncelikle şunu belirtmeliyim; CHP bizim için neden önemli?
Ulusal Kurtuluş Savaşımız süresince Mustafa Kemal Atatürk, öncelikle Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Başkanı olarak, siyaseten hayata geçirdiği Halk Fırkası, daha sonra Cumhuriyet Halk Fırkası ve son olarak Cumhuriyet Halk Partisi ile Atatürk İlkeleri, hem devlet, hemde parti ilkeleri olarak kabul edilerek, tarihteki yerini almıştır. Taki, 14 Mayıs 1950 seçimlerinde 27 yıllık iktidarı kaybederek, muhalefete düşene kadar.
CHP, Atatürk’ün kurduğu parti olarak, Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Devletçilik Laiklik ve İnkılapçılık ilkeleri üzerinde tek partili sistemde, Cumhuriyeti ilan eden, demokrasiyi hayata geçiren, laik, çağdaş, demokratik Türkiye Cumhuriyetini kuran irade olarak, ülkenin kalkınması ve refahı için çağdaş bir ülke yaratmıştır.
Bugün geldiğimiz noktada ve yaşadığımız konjonktürde, darbelerden (1960-1980) beslenenler, daha sonra bu gün emperyalizmin geldiği boyutları düşündüğümüzde, ülkemizi siyasi anlamda, başta Atatürk olmak üzere, Lozan, İnönü, Andımız gibi kavramları aşındırarak, akıl almaz bir dezanformasyon içindeler…
Bugün en çok aşındırılan, Atatürk ve ilkeleri olurken, en çok sesinin çıkması gereken ise Atatürk’ün Partisi, CHP’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun tepki vermemesi, ilkeleri ve felsefeleri ile çağdaş, modern, laik ve demokrasiyi Türkiye’ye getiren ve Cumhuriyet ilkeleri ile bu gün o koltuklarda oturmasını sağlayan, felsefeye sahip çıkamayan Kılıçdaroğlu, aslında CHP Genel Başkanı olarak, beklenen başarıyı ve katkıyı yapamadığı gibi 2012’de Ecevit, Karaoğlan sloganı ile gelmesinin aslında içi boş bir beklentiden öte gidememiştir…
Sayın Kılıçdaroğlu, şahsiyetli ve iyi bir insandır. Ama biz onu Atatürk’ün kurduğu ilkeleri ve felsefesinin bu ülkeyi kuran felsefelere, aşındırmalara ve ortaya koyduğu pasif Başkanlık ve etkisiz liderlik vasfı ile eleştirerek, Atatürk’e sahip çıkamadığı, CHP’yi koruyup kollayamadığı gibi iktidar olacak eylem ve söylemler geliştiremediği için eleştiriyoruz…
2019’da yapılacak yerel seçimler öncesi yine papatya falı açılmaya başlandı.
2014 yerel seçimlerinde CHP’nin MHP kökenli, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ve az farkla seçimi kaybeden Mansur Yavaş, seçimler sonrası CHP’den istifa etmişti. Yine CHP ve MHP’nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, MHP’yi tercih etmişti.
24 Haziran öncesi AKP’ye karşı CHP-İYİ PARTİ-SAADET ve HDP kendi adayları ile çıkarak, AKP ve MHP ortak Cumhurbaşkanı adayı, Erdoğan’a karşı, tek, tek çıkıp ortak konsensüste birleşemeyerek, başarısız olmuşlardı.
Şimdi 2019 Yerel Yönetimler seçimi için özellikle Büyükşehirler için CHP ve İYİ PARTİ adına ismi geçen, yine Mahsur Yavaş olurken;
Kaybedilen seçimler düşünüldüğünde, CHP’nin Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun halen daha akıllanmadığı görülmektedir. ‘Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı’ sözünü hatırlayarak, CHP’yi dizayn eden, küçülten, başka yerlerden medet uman bir parti haline getiren, partililer, vatandaşlar ve gerçek Atatürkçüler alınan ve alınacak olan kararlara tepkililer…
Neden?
CHP hiç bu kadar, partisel anlamda çaresiz, politikasız, yörüngesiz, Atatürk İlke ve felsefelerine sahip çıkamaya bir görüntü çizmemişti.
Görüntü ortada; Başarı yok. Hedef yok. Amaç yok….
24 Haziranda, Cumhuriyet rejimi, Parlamenter Sistemden ‘adeta Tek Adamlık’ sistemine geçilen seçimde, iktidar olamayan, 6 yıllık Genel Başkanlıkta iktidar olamamış, başarı yakalayamamış, Kılıçdaroğlu’ ndan başarı beklemek hayal olup, bu başarısızlık, Atatürk’ün Partisinin bu günkü durumu karşısında partinin sahibi ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün adeta ruhunu sızlatmaktadır.
Atatürk partisel ve siyasi felsefe anlamında hiç bir zaman bilinen tabirle, sağcı ve solcu olmamıştır. Atatürk felsefesi, ilkeleri bunları reddeder. Yine Atatürk şayet isteseydi ki, buna kimse karşı gelemezdi, sol-sosyalist, sağ-faşist bir model getirebilirdi. Ama, Atatürk Cumhuriyet ve bağımsızlık ile laik, çağdaş ve modern bir Türkiye yarattı.
Şimdi; CHP değişik rüzgarın etkisiyle savrulmuş vaziyette.
MHP-SAADET-İYİ PARTİ-HDP partisel anlamda kendi tabanları ile hareket ediyor. CHP tabanı ne Mansur Yavaş gibi ‘Muhafazakar ve Milliyetçi’ nede Ekmeleddin İhsanoğlu gibi ‘ Din ve İslamcı’ değildir.
O nedenle Mansur Yavaş gidecek mahallesinden aday olacak.
Gerekirse Kılıçdaroğlu,…….gidecek.
Gerçek CHP’nin sağ/sol gibi değerlerin yerine onun ilkelerini benimsemiş, gerçek Atatürkçülere ihtiyacı vardır.
Bu, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun belirlediği ve seçtiği isimler değildir.
Bize seçim zamanları, gelerek partiye katılan, seçilemeyince giden, adaylar yerine, kendisinde Atatürk İlkeleri vücut bulmuş, çağdaş, modern, laik ve Cumhuriyet ilkelerini kendisine rehber edinmiş, Cumhuriyet, Laiklik ve Vatan sevgisi Atatürk ile örtüşen adaylar gerek.
Gerisi laf-ı güzaf…
Thank you for your sharing. I am worried that I lack creative ideas. It is your article that makes me full of hope. Thank you. But, I have a question, can you help me?