24 Haziran’da;  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, yeni sistemin başına geçmesinden sonra, 5 aylık süreçte yaşananlar, baş döndürücü bir şekilde devam ederken; insanlar olayları algılamada ve yorumlamada zorlanıyor!

Herkesi bir birine soruyor. Ülkede, neler oluyor?

Çünkü, rüzgar tek bir yönden esmiyor.

Evet

Neler oluyor?

5 ayda; ülke siyasi, sosyal ve ekonomik anlamda, neden kaos yaşıyor?
Ve en önemlisi; 24 Haziran’dan sonra, neden bu duruma geldiğimizi?
Açıklayacak kelimeleri, seçmekte zorlanıyoruz?

Ama,
Sizin bu zorlanmanızı, ben kolaylaştırayım.
Üç kelime ile merakınızı gidereyim.
BOP… (Büyük Orta Doğu Projesi)

Biliyorsunuz BOP, bölgede oluşacak kaos ve yıpratılacak, ulus devletlerin yerine oluşturulmak istenilen, yeni yapının adıdır.

Kaos ve kanla beslenir.

Seçimler öncesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘ 24’ ünde siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle, şunla bunla, nasıl uğraşılır göreceksiniz’ dedikten sonra; İlk kriz, dolarının lirayı ezmesi ile birlikte, artan fiyatlar ve yapılan zamlar, ‘Türk Halkının’ daha da fakirleşip, yoksullaşmasına neden oldu.

Yani; ekonomik olarak halk, küçülüp fakirleşirken, burjuvazi ile proletarya arasındaki uçurum; hızla artıp, kölelik düzeni, toplumun her katmanını sardı.

Daha önce başlayan ve bugünlerde yoğunlaşan;

Atatürk ve İlkelerinin aşındırılması,
Lozan’ın ve İnönü’nün tartışmaya açılması,
İnsanların etniksel, dinsel  ve kimliksel ayrıştırılması,
Suriye politikası ile hızla yabancılaştırma,
Din baskısının arttığı, cemaatlerin ve tarikatların her yeri sardığı,
Eğitim, hukuk, demokrasi, insan hakları normlarının yerine,
Din bezirganlarının sözleri ve  vaazları, hukuk yerine konması,

Yine BOP gereği; din tandanslı dezenformasyon, baskı ve tehditler.

Aynı zamanda, vatandaşın, ekonomik istikrarsızlık ile kıpırdayamayacak hale getirilmesi. 24 Haziran’dan sonra yaşanan kaosa baktığımızda;

Evet, bence de düğmeye basıldı adeta…

Ne düğmesi?

Büyük Orta Doğu Politikası ve aşındırma…
Bilinen ismiyle BOP, ama aslında Yeni Dünya Düzeni ‘New World Order’

Bakar mısınız?
Son 5 ayda yaşanan dezenformasyona.
Andımız,
İstiklal Marşı,
Türkçe Ezan tartışmaları,
Fesli ile Atatürk ve laik Cumhuriyet tartışması,
ABD’nin 3 PKK’lı ödülü ve Suriye’de PYD-YPG hamiliği ile iş birliği,
Yine, ortaya çıkan akillerin, Oslo’da ve Almanya’da federatif devlet arayışları,
Numan Kurtulmuş’un partisel ve devletsel anlamda görevlendirilmesi ve çalışması,

Duyuyor musunuz?

24 Hazirandan sonra yaşananlara bakınca ‘çanlar BOP’ diye çalıyor.
Duyan,
Duymayan,
Anlayan,
Anlamayan…

Artık anlayın, tetik düştü ve silah ateş aldı.
Yani 24 Haziran’dan sonra çanlar, BOP diye çalıyor…

Sen uykudayken.
Duymadın değil mi?

Şimdi, uyan ve kendine gel!
Yağmurun, rüzgarı gelmeye başladı bile…

Partilerin tavırları, halkların birbirinden uzaklaşması, yabancılaştırma, bölgesel ve etniksel ayrışma, kutuplaşma, sevgisizlik ve nefret, bizi farklı yönlere savuruyor.

Şayet;

Uyanmazsan iliklerine kadar ıslanacak,
Daha sonra uyandığında ise,

Kendini koruyacak çatı altı bile bulamayacaksın.
O zaman ne yapacaksın?

Uyan ve toparlan…

Gelen BOP’un ayak sesidir.

Esen Kalın.

canemregundem.com